Soyun Piloğlu Piloğlu
gayri dağarcıkta balımız kalmadı tükendi tadımız tuzumuz uçup gitmiyor sözümüz utan Piloğlu Piloğlu ışıkları söndürmeğe başladılar sepethavası bu düğün dağılıyor dernek tamam davran Piloğlu Piloğlu meydan geniş yüreğin dar daha bir atımlık barutun var şöyle Yaradana sığın patlat Piloğlu Piloğlu Allah büyük sandal küçük ahrete götürmektense üstünde başında ne varsa ağır ağır tatlı tatlı soyun Piloğlu Piloğlu böyle kurulmuş bu düzen böyle oynanır bu oyun şöyle elalem önünde soyun Piloğlu Piloğlu ama edebinle soyun önce şapkanı çıkar sonra donunu kimsecikler kestirmesin sonunu meraktan çatlasınlar biraz kimi kocayemişi çıkacak sansın kimi çitlenbik kimi muz umurunda mı kimsenin aynı çamurdan yoğrulduğumuz kimi kurt sansın seni kimi kuzu soyunurken herkes unutsun topyekun insan olduğumuzu oyunun püf noktası bu oyun olmasına oyun Soyun Piloğlu Piloğlu edebinle soyunabilmen için çok iyi giyinmen şart yüzlerce kıyafet üstüste yüzlerce kişilik kat kat seyirci hazretlerini oyalamak lazım üstünde hakim cübbesi mesela altında mülazim daha sonra ahçı önlüğü sonra deli gömleği şoför kondüktör falan filan kulak kirişte yürek kirişte bu böyle işte tempoyu kaçırmadan ağır ağır tatlı tatlı Soyun Piloğlu Piloğlu
Bedri Rahmi Eyuboğlu



     www.intersiir.com  <---  Şiir alemine geçit...