Bizi Kendi Şarkımız Yıkar
biz zorlanırız ahmet yap boz yoktu çocukluğumuzda ben kuşları çok severim biraz gayret etsem ince uzun bir dal olabilirdim güneşe bakınca gözleri kamaşan sarı kiraz ağacında zamanla çiçek yapmayı da öğrenirdim elbet yine de sapan olmadım oynadığım hiçbir oyunda sevdiklerimi sakındım hep hiçbir taşa sırrını vermedim camın sakladım kırılmanın adres defterini bende karşılıksız diyet de yoktur ahmet külü ödünç aldımsa ateş ödedim hep buralar yazın güzel olur deyişini sevmiyorum artık yaz gelmiyor ahmet yalan promosyonlu bir gazetede atılan manşet sular çekilmiyor yaşarıyor başımı koyduğum yastık gölet olup taşıyor eflani'den suların altında yaşıyor karabük tarladan balık topluyor köylüler öyküler düzdüğümü sanıyor kirpiklerinden öptüğüm kız ben acem halısıyım ahmet başladığım her masalın acemisiyim elbet içimde tükenmeyen bir düşüş korkusu içimde acı su insan yalnızlıktan buz tutar ben tuttum ahmet sesim tuttu / sözüm tuttu hadi gölete gidip olta atalım balık tutamazsak seviniriz ahmet ben hep açıyorum kendimi senin de iyi bildiğin kurşun kalem halimi sivrildikçe kırılıyor koyu yazıyorum kütleşince siliniveriyor inançla yazdığım her şey bir gün vazgeçer yırtarım yazılmamış yapraklarımı ömrümün arka kapağına resmimi koymasınlar ahmet kurşun kalem olunca can mürekkep açığa imzamı kanla atarım ahmet buraların yazın güzel olduğu doğru bile olsa / yaz gelmiyor sular çekilmiyor ahmet hadi bir şey yapalım hiçbir şey olmamış gibi yapalım attila amcayı tanırsın uduna soralım da sol teline çıkalım ince sestir ama kırılmaz mızrap taklidi yapalım aşağı bakalım / dönsün başımız hadi yapalım (09.06.1998 - Safranbolu)
Sedat Kısa



     www.intersiir.com  <---  Şiir alemine geçit...