İpek Böceği
bilir misin ipek böceğini sevgili minicik kurttur kibrit kutusu kadar küçük kutularda yumurtada dırlar kadınlar onları kutu ile koyunlarına koyarlar sıcakta yumurtalarını kırıp uyanmaları için. uyanma başlayınca minicik kıyılmış dut yapraklarını yerler ve serpilirler büyürler büyüdükçe yedikleri artar koca koca dallar verilir yapraklı olarak en olgun çağlarına geldiklerinde bir koza örerler sevgili; kendileri içinde kalacak şekilde ve kendilerini kendi ördükleri dünyalarına hapsederler artık iki seçenekleri vardır ya kozayı delmeye çalışmadan kaynar sularda haşlanmayı beklemek yada kozayı delmek. koza delince ne olacak dersen? Ey sevgili kelebek olarak uçmaya, uçmak için çabalamaya hakkı olacak kozasını delen kelebek kurtulur mu ölümden? hayır sadece zamanı biraz geciktirir çünkü zaman kalmamıştır yaşamaya geç kalınmıştır yaşamaya kozalar örülürken ve delmeye çalışılırken geçmiştir zaman değişmiştir mevsim ama kelebekler için geç değildir ey sevgili bazen iki saat e bile bir ömür sığar yaşanılan andır yaşanan sadece kozayı delmenin kendi çabasıyla dışarı çıkmanın kısa bir mutluluğu vardır ve sonuç yine aynı ama kelebeğe yeter bu mutluluk kendi kanatlarının taşıyabildiği yere kadar gider şimdi kendi istediği yerde kendi istediği gibi ölmektedir ve orada biter yaşamı ey sevgili ama özgür olarak gidebilmiş kozayı delmiştir mutludur kanat çırparken özgürlüğe özgürlüğün sonunda da ölüm olduğunu bile bile mutlu olmak için uzun yasamak gerekmez ki istediğin gibi yaşamak;yaşamaya çabalamak yeter yarınları düşünerek ;günü unutup yaşamlarını yarınlara bağlayıp yarınları yaşayamayanlarla dolu bu toprakların altı unutma sevgili günü yaşa yaşamaya çabala sevgiyle coşkuyla özgürce (13.11.1999 - BANDIRMA - 16:40) (DİP NOT : ipek böcekleri delmeye çabalıyor kozalarını ama insanlar kendi ördükleri kozaların içinde, koza içinde olduklarını bile farketmeden yaşıyorlar çoğuzaman SEVGİLERİMLE Emirkaptan)
Emir Kaptan



     www.intersiir.com  <---  Şiir alemine geçit...