İhtilal
Cumhuriyete çarpan dağılan hanedan Kavimler kapısından her kovuluşunda Solgun soyağacımdır, sılasıdır koynumda ağlayan Katillerine jurnaller ateş ülkesini Yüzüğünde kan damlası taşıyan sultan Rayiha gazalları emzirir doğduğu topraklar Düğümlendiğim yankıdır, uyandığım sanrıdır Yüzümden dövmeseni ölümle kazır yurdum Çocuklara intikam vakitleri ayarlayan tarih Kinimdir, dinimdir, üniformaları su duasıyla yıkar Bak Şahzaman, çölden kopan vaha bahanesizdir Toplandı halk, kamuoyu uğultu, devrildi çınar Kırıldı kristal buyruklarım, tuğralarım gömüldü Ters çevrildi kum saati, yüzyıl başladı Topraktan ürperen ahali hülyasızdır, yüzyıl başladı Şimdi bir uzun geçmişin intiharına Nereden başlarsam oradan kanıyor, bana atımı getir İhtilal yılanları aktıkça devrik gövdeme Atalarımın bıraktığı nal izi büyütür gölgemdeki ihtişamı Cüzzam havuzunda söktüğüm tılsımdır, masalda sancıdır Küllerimi bağışla, bana yağmur prensliği getir İktidar rahlesine çöktüm dizüstü, günebakan oyuncaklarım öldü Açıldı idam sayfaları, avlular kapandı, sükûn soldu Bu hain falı açma bana Şahzaman En küçük kardeş rahme kapandı, sürgün dünyaya bakmadı Desinler: bana tarihe düşülen şerh, figüranlık kaldı Yaslı küfleri sil sancağımdan n'olur, elmas eskimez Hiçbir bozgunda sarsılmaz o endam o kabuk Hani bazı akşamlar harem kapısında çatırdardı ve Annelerimi düşlerdim satenler içinde: utanç, terle, sus! Şeytan düşlerin ağında kıvranırdı da kırılmazdı o kabuk Bitkin lekelerimi bıraktım yol boyunca: zift, vezir ve mat! Yalnızlık sağrısı okşandıkça taşınır, ölüm büyüdükçe Dört nala tapındığım öteki tanrıdır, doğar kalbe sis içinde Çocuğum ol, çocuğumu ormana bırak Şahzaman Erişir birgün elyazması altın ırmağa, kanlı gömleğinde okur soy sabrı Bitti diyorsam, intikam perilerimi toplamadım daha ihanet siperlerinden Göçebe salgınına katılmadım, sınır boyuna varmadım Ruh çırpınırken zamane perdesinde Bitti diyorsam, etimi sulara rehin bırakmadım
Ayhan Kurt



     www.intersiir.com  <---  Şiir alemine geçit...