|
14/122 |
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Memleketimden İnsan Manzaraları
|
|
|
|
|
|
|
|
|
Henüz bu şiir için konu belirlenmemiş. Bu yüzden benzer konulu şiirler listelenemiyor.
Konusunu EKLE
|
|
Memleketimden İnsan Manzaraları
...
Vagonlar geliyorlar sallanarak.
"-Usta!.."
Alaeddin döndü kömürcü İsmail'e
"-Ne var İsmail?"
"-Usta ne olacak bu harbin sonu?"
"-İyi olacak."
"-Nasıl yani?"
"-Yemekli vagonda rakı içeceğiz."
"-Biz mi?"
"-Biz." "-Kömürü kim atacak?
Kim sürecek makineyi?" "-Onu da biz."
"-Alayı bırak usta, Kim Kazanacak?"
"-Biz." İsmail hiçbir şey anlamadıysa da
üstelemedi.
Çok siyah ve çok kalın kaşlarıyla oynadı biraz
sonra: "-Ustam" dedi, "Bir sualim daha var.
Şu gördüğün raylar
dolanır mı bütün dünya yüzünü?"
"-Dolanır." "-Demek ki harp olmasa,
ama yalnız harp değil, hudutlarda sorgu sual sorulmasa,
rayların üzerine saldık mı makineyi
dünyanın bir ucundan öbür ucuna varır."
"-Deniz dedi mi durur." "-Gemilere binersin."
"-Tayyare daha iyi." İsmail güldü.
Kırıktı ön dişlerinden biri.
"-Ben tayyareye binemem usta, anamın vasiyeti var."
"-Tayyareye binme, diye mi?" "-Hayır
karıncayı bile incitme, diye."
Alaeddin kocaman elini vurdu
çıplak uzun ensesine İsmail'in:
"-Sen ne hafız oğlusun! Zararı yok ulan,
yine de bineriz tayyareye, adam öldürmek için değil
gökyüzünde püfür püfür safa sürmek için...
Şimdi sen hele ateşi bir süngüle."
Vagonlar geliyorlar sallanarak. ...
Nazım Hikmet
|
43 |
defa okundu |
1 |
defa tavsiye edildi |
0 |
defa yorumlandı |
5
|
üye antolojisine eklendi |
|
|
|
|
|
|
|
|