 |
34/37 |
  
|
 |
Hümeyrâ Da, Hümeyrâ!...
(H)er Güneş doğusunda, çekerim derinden â(H)...
(H)üznüm saltanat sürer, dertlerim âdetâ şâ(H)...
(H)eder olan günlere, fayda vermez ki eyvâ(H)...
(H)âlimi görsen gülüm; içlenip, edersin vâ(H)...
(Ü)zülmemek elde mi, hasret yakmış özüm(Ü)
(Ü)stelik dilim bağlı, söyletmiyor sözüm(Ü)
(Ü)rkütüyor yokluğun, karartıyor yüzüm(Ü)
(Ü)mîdlerim tükenip, yaş bürüyor gözüm(Ü)
(M)âtemi, ızdırâbı, gönlümden nasıl atsa(M)?
(M) übtelâsı olduğum, acımı kime satsa(M)?
(M)ârifet de değil ya, tutup bahtıma çatsa(M)
(M)akbûle geçer belki, yerin dibine batsa(M)...
(E)fkârlı gecelere, yüklenmiş Ton'la çil(E)
(E)lem, keder sözcüğü, pelesenk olmuş dil(E)
(E)şine rastlanır mı, efsânelerde bil(E)?
(E)ngin'i gelip gör de, yalan varsa diş bil(E)!
(Y)aram derin sızlatır, sensiz beni ölü sa(Y)!
(Y)eter iniltilerim, nasîbime çok bu pa(Y)!...
(Y)etiş, koş imdâdıma, yeldâmda belirsin A(Y)!...
(Y)eşert gülistânımı, tebessüm et, neş'e ya(Y)!
(R)ûhumdaki hicrânı, mahrûmiyyetin deşe(R)
(R)adde radde ciğerim, fenâ kavrulup pişe(R)
(R)üsûbu alevlerin, yürek dibine düşe(R)
(R)üveydem; fîrâkımı, duysa ağlar her beşe(R)
(Â)zâdımı isterim, gâmlara edip ved(Â)
(Â)lem'e ibret verir, böylesi vahim ed(Â)
(Â)huzârımı işit, duyulmaz mı bu sed(Â)?
(Â)şığınım müctebâm, uğruna canım fed(Â)!...
(28.03.2001 - Landsberg - 02:05)
M. Engin Karatay
|
Yorum, eleştiri, görüş, bilgi vb.
Ancak bu kadar olur. Bu ne muhteşem bir şiir böyle. Taraflı tarafsız herkesin buna bir bir sanat harikası dememesine imkan veremiyorum. Ben şahsen böyle bir şiire ilk defa rastlıyorum. Yazarının ismini hiç duymamıştım bu güne kadar fakat bir üstad olduğuna kanaat getirmemek icin gözlerin ve kalplerin kapalı olması gerekir. Mihriban ve Ayten'den sonra yeni bir kahraman Hümeyra mı doğuyor?
Nihal Dagtekin - 8.6.2001 - 06:52
Benzerine rastlamadım. Yeni bir akım ve oluşuma yol açabilir. Kutlarım.
tarik ersoz - 8.16.2001 - 05:15
Denilebilecek tekşey Harika..
Yüreğine sağlık M.Engin Karatay...
Bu şiire kötü diyenler kendileride böyle bir şiir yazsınlarda görelim...
Çagri Özsema - 8.26.2001 - 18:10
TEK KELİMEYLE MÜKEMMEL VE RASTLANILMAYACAK BİR ŞİİR
HAKAN ACER - 9.21.2001 - 18:43
Beyler siz şiire nasıl kıydınız! Bu pohpohlamalar niye!!!
Biraz dürüst olun.
Dürüst
Ol
un!!!
Ayıptır yahu!
Şiirle ne alakası var bunun!!!
Bu şiiri burada yayımlayanlar bilmeliler ki şiir sanatına en büyük kötülüğü ediyorlar.
Bir Mehmet Doğan'a gösterin bunu bir Atilla İlhan'a gösterin bakalım ne diyecekler buna!!!
Ayıp ayıp!!! Utanın!
Ayağa düştü şiir!!!
Mehmet Kocadag - 9.30.2001 - 22:10
Sayın Mehmet Kocadağ,
Atilla İlhan ve Mehmet Doğan zihniyetindeki şairleri sizin beğeniyor olmanız mümkün. Ama her kes sizin gibi düşünmek zorunda değil. Ben de Mehmet Akif, Necip Fazıl, Osman Yüksel Serdengeçti, Arif Nihat Asya ve Ali Ulvi Kurucu okuyorum. İnsanların şiir zevki farklı farklıdır. Nazım Hikmet'i, Ahmet Arif'i, Atilla İlhan'ı, Aziz Nesin'i Can Yücel'i hiç ama hiç sevmem. Üstelikte benim açımdan yazdıkları çok basit şeyler. Buna rağmen tutup hakaret etmem. Bu şiire gelince, her kesin yazamıyacağı türden bir şiir olduğu için bu kadar hazımsızlığınız var belli. İsterseniz Atilla İlhan'a siz gösterin de bir benzerini yazsın. Şiir hayvani olmaktan öte, biraz da Rahmani olmalı bence. Aşkta öyle. Dinsizlerin şiirleri şiir, diğerlerininki alelade yazılar diye bir kaide yoktur. Sanırım anlaşıldı.
Unutmadan,
Mehmet Akif, Necip Fazıl, Osman Yüksel, Arif Nihat Asya, Ali Ulvi Kurucu'dan sonra artık M. Engin Karatay'ı da okuyorum. Yazdıkları bütün okuyucular gibi benim için de çok şeyler ifade ediyor. Anlayıp saygı duyabilecek kapasiteniz vardır umarım.
Asiye Özçelik - 10.1.2001 - 09:19
Sayin Asiye Ozcelik,
Oncelikle sairleri gruplara ayirmanizi anlayamadim, yani atiila ilhan grubu ve necip fazil grubu...
Sonra dinsizlikten bahsetmissiniz, rahmanilikten, Mehmet Kocadag sadece siiri elestirmis siz anlayamadigim yerlere gitmissiniz. Ne hasta bekler sabahi, ne taze oluyu mezar, ne de seytan bir gunahi, seni bekledigim kadar dizelerinin muhtesemligiyle gozlerin gozlerime degince , felaketim olurdu aglardim arasinda nasil bir dinden yada ruhaniyetten bahsediyorsunuz. ikisi de mukemmel siirler. Yani Atilla Ilhana boyle kelime oyunlari ile dolu bir siiri yazdiramazsiniz ve Ustad Necip Fazila da. Ilkokul bahcesi mi burasi aynisini yazda gorelim iddialarina giriyorsunuz. Hayvani siir demissiniz bir de buna da bir ornek verirseniz sevinirim.
Son soz; sairleri dinlerine gore ayirirsaniz batakliga saplanirsiniz.
Bu siirle ilgili yorumuma gelince sair seviyor mutlaka ama kafiye icin duygulardan vazgecenler bile elestirilirken bazen bir de harf ekleyip eminim daha yogun olan duygularini harfleri uydurmak adina heder etmeseymis daha guzel olurdu eminim bu siir. Allah daha iyilerini yazdirsin.
Fatih Demir - 10.3.2001 - 02:10
(B)ende bir siir yazabilseydim
(i)rili ufakli kelimelerimi
(r)astgele dizdigim mektubumla,
(s)u firtinali yuregimi,
(i)cine attigim tum heveslerimi ve
(i)ctigim o aci yalnizliklarimi,
(r)uzgara verip gotur derdim.
Aslinda harfleri bir araya getirmek oylede zor degilmis inanin. Onemli olan insanin duygularini katmasi degil mi siirine. Bir sair baskasi okusun ve hosnut olsun diye yaziyorsa misralarini, ona siir denebilir mi bilemem. Bazilari asklari, bazilari sevdalari ve bazilari ise davalari ugruna siir yazarlar ama elbet kendi dunyalarinin kelimelerini dokmuslerdir kagida. Ben bu siirden o aski veya o sevdayi goremiyorum. Bana biraz cok yapmacik geliyor. Hadi karsimda bir Fuzuli yada Baki olsa bu tur kelime ustaliklarinin ardinda bir buyuk gonul var diyecegim ama karsimda da oyle birisi yok ki???
Keske bazilari bu ise hic el surmeseler benim gibi, sonra ellerine yuzlerine bulastiriyorlar...
Omer Faruk Eksi - 10.3.2001 - 23:56
Sayin Asiye Özçelik ya da M. Engin Karatay yazinizin tamami önyargili siirden de edebten de uzak seyler. Üzerinde durmaya bile degmeyen bos laflar...
O ismini verdiginiz üstadlarini ayaklarinin tozuyuz biz. Ama siz o toz bile olamazsiniz. Çünkü bunlari son derece bilinçli bir sekilde yapiyorsunuz.Önce kendi vicdaninizla hesaplasiniz. Kimsiniz, ne istiyorsunuz. Bir Mehmet Akif, bir Necip Fazil, bir Arif Nihat Asya.... elbette büyük üstadlardir... Onlarin sairliklerini tartismak bile basli basina bir aptalliktir.
Sizin bu isimler üzerinde kendi reklaminizi yapmaniz farkli isimler kullanarak kendi siirinizi pazarlama kalkmaniz ise hiç anlasilir sey degil... Bunu yapan binlerce insan var... Demek biri de SiirNet'e düstü!!!
Diyorsunuz ki, Mehmet Akif, Necip Fazil, Osman Yüksel, Arif Nihat Asya'dan sonra M. Engin Karatay'i okuyorum. Bütün bunlari bu son cümleyi yazmak için yaziyorsunuz. Ve yazinizin baslarinda Nazim Hikmet'i, Can Yücel'i, Ahmet Arif'i, Atilla Ilhan'i, Aziz Nesin'i hiç sevmem diyerekö onlarin yazdiklarini çok basit seyler olaraka degerlendiriyor ve 'siir hayvani olmaktan öte rahmani olmali' demekten de geri kalmiyorsunuz. Bu üstadlarin yazdiklari hayvani,sizin yazdiginiz rahmani öyle mi! Buna kargalar güler. Sizin bu sairleri begenip begenmemeniz, okuyup okumamaniz o siirlere bir sey kazandirmadigi gibi, onlara bir sey de kaybettirmez. Çünkü günes balçikla sivanmaz!!!
Sairin ideolojisi onu siiridir. Biz sairleri siirleriyle degerlendiririz ideolojileriyle degil.
Sizin bu sitede siir diye yayimladiginiz seyleri, Türkiye'de yayimlanan su dergilerden birisinin yayimlama olasiligi var midir: Varlik, Adam Sanat, Dergah, Hece, Milliyet Sanat,Mavera,Yedi Iklim.
Siir diye burada yayimladiginiz ve utanmadan takma adlarla ta yukrilara birinci siralara tasidiginiz o seylerden bir kaçini bu dergilerde yayimlanma sansi hiç mi hiç yok... Bu dergilerde siir diye burada yayimladiginiz seylerin gidecegi yer çöp sepetidir. Çünkü yazdiklariniz siir degil!
Bunu niye anlamiyorsunuz. Sizi Kocaeli Üniversitesi'nde yilla önce kurdugumuz siir bölümüne davet ediyoruz. Buraya geliniz misafirimiz olunuz. Size siirin ne oldugunu ne olmadigini ustalarin isiginda anlatmaya çalisalim.
Mehmet Kocadag - 10.4.2001 - 20:54
Merhabalar,
'Akrostiş'in farklı bir uygulaması diyebileceğimiz,koşma tarzının biraz ağır bir dille sevda,ayrılık,özlem vb insani duyguları birazcık mistik anlayışla dile getiren bu şiiri okumak ve anlamak;itiraf edeyim ki başlangıçta biraz zor oldu.Garip geldi..
Bana garip gelmesi herkese de garip geleceği anlamını taşımaz tabiiki.Bence üslup ve şekil açısından bir sentez şiiri.Farklı bir tad.Farklılıkları reddetmek,benim kıstaslarıma uymuyor diye yerden yere vurmak hiç hoş değil.Kendimize bir üstad seçip onun ardından gitmek yerine gönül sesimizi duyduğumuz ve onu farklı şekillerde ürperten her şeyi şiir saysak ne var?
Zira üstatlar farklı tanımlamışlar şiiri.Bence 'şiir,Allah'ı arama işidir'diyen de 'ruha dolan gizli bir dildir(bu bir lisan ı hafidir ki ruha dolmakta)' diyen de kendilerine göre haklı sebepleri vardı.
Son söz:Neyin şiir olduğuna ya da kimin üstad olduğuna ne kişiler ne de şiir klüpleri karar verebilir, vermemelidir.Hani nasıl derler 'sanat,şahsi ve muhteremdir.'
Saygılarla Muhteremler.
Köksal Göktas - 10.7.2001 - 07:09
Sayin Karatay'in bu siirine sadece: Mükemmel ötesi diyebiliyorum. Yorum ve elestiri de lazim ama yukaridaki karalama kampanyasi seklinde degil. Ömer Faruk Eksi Bey'in denemesi icin ise söyleyebilecegim su, bence okuyan herkesi güldürmüstür. Demek harfleri altalta getirmekle siir meydana cikiyor. Pes dogrusu. Yani insaf. Bu siirin bir benzeri var ise gönderen arkadasa cok tesekkür edecegim. Bir sairin her yazdigi mükemmel olacak diye bir kayit yok. Fakat bu siir icin ise diyecek hic bir kem söz yok bence. Belki kelimelerin agir olmasi, anlayisi zorlastiriyor olabilir. Biraz eski dile asina olanlar icin ise degeri haizdir zannedersem. Kimseyi kirmak ve üzmek niyetinde degilim. Siir tadinda güzel günler dilegi ile, saygilar sunarim.
Dr. Halise Aybala
Halise Aybala - 3.14.2002 - 11:21
üf sıkıldım bu hümeyra muhabbetinden tamam şiir güzel ama şahaser değil. hele şairini Necip fazıllarlla felan anmak kusura bakmayın ama biraz küstahlık kokuyo.
Neyse şiire dönelim aslında şair kafiye yada bu yaptığının adı her neyse ona sadık kaldığını göstermek istemiş. Bu bana bir olayı hatırlattı. Lisede öğrenciyken Hocalarımdan birisi bir şiir kitabı çıkartmıştı. ilk iki üç şiir fena da değildi. yalnız bir şiirde kelime 'GELMEMELİ' olacağı halde kitapta GELMEMEMELİ' diye yazılmış Hocama sordum yalnışlık mı var diye. Oda büyük bir gururla yalnışlık olmadığını kendisinin HECE ölçüsüyle şiir yazdığını bu fazla heceyide ölçüye uymak için eklediğini söyledi. Kitabı bir daha elime almadım. Arkadaşlar şiir bir matematik değildir. Şiirde önemli olan kafiyesi değil şairin duygularıdır.
Sevgilerimle
garip yalnizgezer - 3.15.2002 - 14:47
Ne istiyorsunuz bu Engin Karataydan?
Adam büyük şair bitti!!!!!!!!!
şairi elestireceğinize şiirlere yorum yapsanız bence yerinde olacak. Yorum yapmayı beceremiyorsanız saygılı olmayı deneyin en azından. Ben seviyorum arkadaş o kadar. Bi de böyle saldıranları gördükçe Üstad Karataya saygı ve sevgim iyice kuvvetleniyor. Biraz taşkınlık yaptıysam özür dilerim. Ama lütfen bazı gerçekleri görmemezlikten gelmeyelim. Sevgiler.
Gökhan TEZCAN - 3.16.2002 - 09:37
Arkadaşlar bazılarınızın üstad dedikleri zâtı muhteremin hümeyranın hemen üstündeki hümeyra7*7 şiirine bakın sanki şiir değil kimya problemi yazıyor. hâla şiiri kafiyeden ibaret sayan bu arkadaşa önce gerçek şairlerin şiirlerini okumasını şiddetle tavsiye ediyorum
garip yalnizgezer - 4.9.2002 - 15:16
Heyyyy yavrum beeee benim sevdiğimin adı da ((HÜMEYSA)) senbenim için birtanesin KARATAY ÜSTAD
gokay kapicioglu - 7.17.2002 - 06:40
Merhaba,
Arkadaslar bu tartismalar niye anlamiyorum.Bence siir cok basarili olmus.Siirde kafiye devri bitti diyen arkadaslar;kafiyeli siiri okumaninda ayri bir zevki vardir.Üstadlarimiz ilk siirlerini yazdiklarinda cokmu mükemmeldiler,onlar hicmi elestiri almadilar.Neden yeni sairlerimize sans vermiyorsunuz.Böyle giderse yasayan sairimiz kalmayacak.Hic kimse dogar dogmaz birsey olmuyor,yetenekler sonradan kesfedilir ve gelisir.M:Emin Karatay'a bende burda rastladim ama bu onu yerden yere vurmami gerektirmez.Siirin kalite ölcümünü Varlik, Adam Sanat, Dergah, Hece, Milliyet Sanat,Mavera,Yedi Iklim bu dergilermi yapiyor.Siir özgürdür ve nerde yayimlanirsa yayimlansin hakettigi degeri bulur.
Ayrica biraz hosgörülü olun.Sanki siir sitesi degil savas alani.Sizin sevdiginizi baskalari sevmek zorunda degil,baskalarinin sevdiginide siz sevmek zorunda degilsiniz.
Figen Höller - 2.1.2003 - 20:00
Yorumlararı okuyorum da olaylara o kadar idolojik yaklaşılıyor ki.Öyle bir cepheleşme oluşmuş ki herkes karşı da ki iki kelam etsede saldırıya geçsem beklentisi içinde..Burda kanaatimce yapmamız gereken iki şey var.Yazılanları ve birbirimizi anlamaya çalışmak.Düşünmeden yorum yapmak ve atağa geçmek fevkalade yanlış bir tutum.Şu birincilkik meselesi sanırım okurların oylarıyla yapılıyor.Bu manada sıralamaya itiraz etmek haksızlık olur.Bu sıralamaya katılıyorum manasına gelmesin.Şahsen M.Akif,N.Fazil,N.Genç ve divan edebiyatının ustadları varken ilk ondakilerin ilk yüze girmeleri bile benim açımdan mümkün olmazdı.Ama madem şiiri değerlendirmede sanat değil okur görüşü esas alınıyor bunu da kabul etmek lazım.Ne de olsa demokratik bir seçim.
SINAN KURT - 6.13.2003 - 07:49
Bu şiir için sizde yorum, eleştiri, bilgi vb. eklemek isterseniz
tıklayın.
| 
684 |
defa okundu |
102 |
defa tavsiye edildi |
20 |
defa yorumlandı |
110
|
üye antolojisine eklendi |
|
|
|
|
|
|
|
|
