 |
2/2 |
 |
Gece ve Sen
|
|
|
Henüz bu şiir için konu belirlenmemiş. Bu yüzden benzer konulu şiirler listelenemiyor.
Konusunu EKLE
  
|
 |
Gece ve Sen
Ben sevgi çiçeklerimi,
Nursuz gecelerin, şafak atan sabahında,
Katı kalbinin arkadaşı,
Taş kesilen topraklarda besledim.
İsmini,
Uzak ülkelerin,
Güneş bakmayan topraklarında,
Hemen yanıbaşımda duran resminin mavi gözlerinde
Gece,
Karanlığı besleyip,
Gece mavisine dönüşünde koydum;
Lavinya.
Akasyalarda büyü,
Erguvanların kokusunda sihir gibi,
Zambakların letafeti,
Zakkumun zehiri.
Saba makamının karar sesinde,
Sabah ezanını gecelere ben okuttum.
Gülibik horozların ötüşü,
Hafakanların sardığı kalbimde
Damar damar coğrafyaları dolaşan kanım,
Bulunduğun yerin haritasını çizdi.
Sen hangi coğrafyada olursan ol,
Ben hemen başının üstündeki bulut,
Yürüdüğün kaldırımlarda taşım.
Sen taşları iyi tanırsın!
Benim bağrıma taş diye bastığım sevgili,
Taş olsaydım da görmeseydim gözlerini.
Bu ilmin kanununu bilseydim,
Yarı ölü yaşadığım bu dünyada,
Kanunları ben koyar,
Çıkarırdım lügatinden,
Ayrılık vefasızlık,
Kelimelerini.
Kırmızı güllerin utancından yumulduğu,
Karanlığın gökyüzünde
Ra'd olan sesin,
Ürperen seherinde,
Sana ram olan,
Sesine hayran olan,
Bir yüreğin içinde,
Güllerin bülbül seherinde,
Senin lisanınla ötüştüğünü,
Gözlerimin, gözlerinin yerine
Hayalini görüşünü,
Ellerimin saçlarının yerine
Karanlığı tutup,
Doğum sancısı gibi,
İnleyen yüreğimi,
İnleten gidişini,
Gecelere anlattım.
Geceler ve sen
Geceler ve sensizlik,
Sessizlik.
Mehtaplı gecelerin, aydınlık yüzü.
Yüksek karlı tepelerin, el değmemiş zemininde,
Beyazın en temizi,
Kardelen saflığında ve sabrında,
Yalnız rüzgar uğultusunu,
Sakarya'nın şırıltısı,
Dudakların fısıltısı,
Yarasaların ürküntüsünü,
Gözlerinde gördüğümde;
İçimin acısını,
Gecenin mavi gözlerine anlattım.
Lavinya,
Tılsımlı bakışlarının, büyülü gözlerinde
Gece karanlığı,
Gözlerinin maviliğine inkılap ederken,
Saçlarımda çiğ çiğ ıslak nefesin,
Gözlerimde bulut bulut gidişin,
İlkbahar gecesinin gökyüzünde,
Haleler gibi,
Beni kucaklayan kollarında,
Tutamadığım ellerini,
Bülbül sesi gelen ince dudaklarında,
Gül-i zârın olup,
Kırmızı güllerin diliyle,
Canıma can katacak,
Birkaç kelime,
Duyamayışımı.
Gecelerin,
Sensizliğine
Ve
Sessizliğine
Anlattım.
Ahmet Cesur
| 
8 |
defa okundu |
0 |
defa tavsiye edildi |
0 |
defa yorumlandı |
0
|
üye antolojisine eklendi |
|
|
|
|
|
|
|
|
