Şiir alemine gecit...  EDİP CANSEVER

Şiirlerinin listesini görmek için tıklayın.
11/41
Şiirlerinin devamı için tıklayın.

Ben Ruhi Bey Nasılım - V

Ben Ruhi Bey Nasılım - VI

Beyaz Atlar Sulara

Biliş

Bilmez miyim Hiç...

Bir Ay Aldım Diyarbakır'dan Tokatta Biri Öldü O Zaman

Bir Çiçek Sergicisi Der ki

Bir Genelev Kadını ve...

Dipsiz Testi

Şiirlerinin devamı için tıklayın.

Henüz bu şiir için konu belirlenmemiş. Bu yüzden benzer konulu şiirler listelenemiyor.

Konusunu EKLE









Bu sayfanın
renk düzeneğini
isteğinize göre
değiştirmek için
TIKLAYIN


Bilmez miyim Hiç... Bilmez miyim hiç bütün bu sözler ne der ona Bu sözler ve bu sözlerin içinde çırpınan uzaklıklar Dolaşıyorum bir başıma, ortalıkta kimsecikler yok Kıyılar da bomboş, kır yolları da Soluğumu duyuyorum ara sıra, bir onu duyuyorum Duymuyorum belki de, biliyorum yalnızca Ayaklarımın altında yaban naneleri, kekikler Yol kenarında bir kapı, tahta Peki, kim yitirmiş evini, ya da Hangi yitikle yok olmuş o yapı Kimbilir Vuruyorum yokuş aşağı, kıyıya Bir taşın üstüne oturuyorum Ben oturur oturmaz Çıkıyor kuytularından bütün görünümler Ve ufak bir oyun oynuyor bana doğa Alıp alıp götürüyor gözlerimi bıkmadan Kısalıp uzayan bir çift yılan balığını andıran gözlerimi Güneşin şavkından yuvarlanan çakıllara Tam o sıra bir vapur yanaşıyor iskeleye uzun sürecek bir sonbahar taslağı gibi Denize yeni sürülmüs bir tarlaya benziyor, uyanık, diri Ve işin tuhafı bense Alışıyorum gittikçe Her gün bir parça daha alışıyorum yalnızlığıma Ürperiyorum bir ara arkamdaki ayak sesinden Ve bu yüzden mi bilmem Durup bir süre çevreme bakar gibi yapıyorum Sürüyle kus havalanıyor defnelerin içinden Sürüyle, evet, hatırlıyorum birden Nicedir unutmuşum saymayı bile günleri Dağılıp gitmişler herbiri bir yana Kuşlar gibi, onlar da Benimse ne gideceğim bir yer Ne de özlediğim bir şey var Öyleyse neden yazıyorum bu sözleri ona Bu biraz sevdaya benzeyen, biraz da sevdasızlığa Böyle gelişigüzel, böyle kırık dökük Sanki hiç kimselerin kullanmadığı bir gün kalmış bana. Uzun bir cumartesiyi hatırlıyorum, saat on iki Dalıp gidiyorum, düşünüyorum da, saat on iki Bir sigara yakıyorum, bir kağıda bir iki dize yazıyorum Yerini iyi bilen, onurlu bir iki sözcük daha Ama hiç kımıldamıyor, akrep de, yelkovan da Yani tam böyle birşeye benziyor zaman Yılgın ve çarpıcı renkler içinde pek kımıldamayan Çıkageliyor sonra, saat on iki. Anlıyorum Yaşam elbette uzun biz duyabildikçe sevgiyi Yalnızca bunun için uzun Yani sevgiyle de sevebilir insan, sevdayla da Örneğin Bir sevgiyi yontup onarmak için Döğüşmek de sevgidir Ve benim bildiğim kadarıyla Her şeydir bir insan, her şeydir Yalandır kısalığı yaşamın Ve özellikle insan dediğimiz şey İnançlı bir insan soyunun parçasıysa. Sonunda başbaşa kalıyoruz gene Başbaşa kalıyoruz doğayla ben İşte az önce yağmur da başladı, cumartesi günlerden On temmuz cumartesi Bir vapur daha kalkıyor iskeleden Ve yağmur hızlanıyor biraz Uzanıp yatsam diyorum otların üstünde çırılçıplak Tam öyle yapıyorum Şimdi yağmuru seviyorum, şimdi yağmuru seviyorum, yağmuru seviyorum. Edip Cansever



25
defa okundu
1
defa tavsiye edildi
0
defa yorumlandı
1
üye antolojisine eklendi
arkadaşına GÖNDER
e-kart YAP
antolojine EKLE
yazıcından BASTIR
eleştiri, yorum YAP
Görüş, bilgi vb. EKLE
varsa, hataları BİLDİR

şairi için yapılmış bir web sitesinin linkini EKLE şairin biyografisini OKU
şairini internette heryerde ARA hatıra, anekdot, bilgi vb. EKLE
bu şiirin şiir.net'ten silinmesini ÖNER bu şiirin konusunu EKLE
Bu şiiri antolojinize ekleyin. Bu şiiri bir cep telefonuna gönderin. Bu şiiri e-kart yaparak arkadaşınıza gönderin. Bu şiiri yazıcınızdan bastırın. Bu şiiri bir arkadaşınızın e-mail adresine gönderin.